Bugün herkes için son derece önemli bir platformu, sanal kariyer yolculuğumuzda bir sonraki durak olan Linkedin’le ilgili konuşmak istedim. Özellikle LinkedIn’de Etkili Profil Oluşturmanın Sırları hakkında detaylı bilgler paylaşmak istiyorum. Şimdi bir düşünün, Linkedin sizin için ne ifade ediyor? Belki iş bulma, belki sektördeki yenilikleri takip etme, belki de iş dünyasındaki bağlantılarınızı güçlendirme platformu…

Peki, ya siz Linkedin için ne ifade ediyorsunuz?

Profiliniz, sizin oradaki dijital iziniz ve sizi tanımayanlar için birinci elden bilgi kaynağı. İşte tam da bu noktada, Linkedin profilinizi oluştururken nelere dikkat etmeniz gerektiğini konuşacağız.

Linkedin, sadece bir iş bulma platformu değil, aynı zamanda profesyonel kimliğinizi, becerilerinizi ve hedeflerinizi dünyaya duyurmanız için benzersiz bir fırsat. Ancak, bu platformun tüm avantajlarından yararlanabilmeniz için etkileyici bir profili olmalı. Peki, bir Linkedin profili nasıl etkileyici hale getirilir? İşte bu noktada devreye “Linkedin’de Etkili Profil Oluşturmanın Sırları” başlıklı bu rehber giriyor.

Birlikte adım adım etkileyici bir Linkedin profili nasıl oluşturulacağını öğreneceğiz. İyi bir profil resmi nasıl seçilir, başlık nasıl yazılır, deneyim ve eğitim bilgileri nasıl eklenir, beceriler ve onaylar kısmına hangi bilgiler girilir ve daha fazlasını ele alacağız. Hem kişisel markanızı oluşturmanıza yardımcı olacak, hem de sektörünüzdeki diğer profesyoneller tarafından daha görünür olmanızı sağlayacak bir profil için gereken her şeyi bu rehberde bulacaksınız.

Hazırsanız, hemen başlayalım ve Linkedin profilinizi birlikte en iyi şekle getirelim!

Linkedin profil resmi nasıl olmalı

Hadi biraz eğlenceli bir konuya geçelim, profil resmi! Çoğumuzun sosyal medya hesaplarında profil resimlerine ayrı bir önem verdiğini biliyorum. Kimimiz en iyi selfie’mizi, kimimiz de en sevdiğimiz tatil anısını paylaşıyor. Ancak burası Linkedin ve burada işler biraz daha farklı. Neticede ilk izlenim son derece önemli ve genellikle birkaç saniye içinde oluşuyor. Peki, Linkedin’de bu ilk izlenimi nasıl olumlu hale getiririz? Tabii ki profil resmimizle!

İlk olarak, profil resminizin güncel ve profesyonel olması gerektiğini unutmayın. Hayır, bu necessarily suit and tie demek değil (elbette pozisyonunuza ve sektörünüze bağlı olarak bu değişebilir) ama kesinlikle ciddiye alınması gereken bir durum. Elinizde bir bira ile plajda çekilmiş bir fotoğraf yerine, sade bir arka plana sahip ve yüzünüzü net bir şekilde gösteren bir fotoğraf kullanmayı düşünün.

Sonra, gülümse! Evet, ciddiyet önemli ama bu sizi robotlaştırmanız gerektiği anlamına gelmez. İnsanlarla bağlantı kurmak istiyorsak, biraz insancıl olmamız gerekir, değil mi? Dolayısıyla, samimi bir gülümseme, sizinle çalışmak isteyen kişiler için çok daha çekici olabilir.

Son olarak, profil resminizin uygun boyutlarda olmasına dikkat edin. Linkedin profil resimleri genellikle kare şeklinde ve en az 400×400 piksel boyutlarında olmalıdır. Ve tabii ki, resminizin kalitesinin yüksek olmasına özen gösterin. Pixel kalitesi düşük ya da bulanık bir resim, profesyonellikten uzak bir izlenim bırakabilir.

Profil resminiz sizin dijital dünyadaki yüzünüz. Kendinizi en iyi şekilde temsil ettiğinden emin olun. Unutmayın, burada amaç sadece görünmek değil, görülürken de etkileyici olmak!

Linkedin kendinizi tanıtmak

Bir Başlık Oluşturmak: Kendinizi Tanıtın

İyi bir profil fotoğrafı seçtikten sonra, sıradaki adımımızda kendimizi daha çok sözcüklerle ifade etme zamanı. Evet, doğru tahmin ettiniz, bir başlık oluşturmak üzerine konuşacağız.

Linkedin başlığınız, isminizin hemen altında yer alır ve genellikle insanların profilinize baktığında ilk gördüğü şeylerden biridir. Bu nedenle, sizin kim olduğunuzu ve ne yaptığınızı hızlı ve etkili bir şekilde anlatmanız gerekiyor. Bu, bir çeşit “elevator pitch” ya da diğer bir deyişle “asansör konuşması” gibidir, ancak bu sefer sadece birkaç saniyeniz var!

Şimdi, birçok insan Linkedin başlığını sadece mevcut iş unvanı ve şirketiyle doldurmayı tercih eder. Ancak bu sizin için en iyi seçenek olmayabilir. Neden mi? Çünkü bu, genellikle sizi ve yeteneklerinizi tam olarak tanımlamaz. Ayrıca, başkalarının da sizinle aynı unvana sahip olması çok muhtemel. Bu yüzden, nasıl fark edileceğinizi düşünmek önemlidir.

Başlığınızda ne yazacağınıza karar verirken, kendinize şunları sormalısınız: “Ben kimim?”, “Ne yaparım?”, “Bunları yaparken hangi değeri sağlarım?”. Örneğin sadece “Pazarlama Uzmanı” demek yerine, “B2B şirketlerinin çevrimiçi görünürlüğünü artırmalarına yardımcı olan Pazarlama Uzmanı” demeyi düşünebilirsiniz. Böylece sadece iş unvanınızı değil, ne yaptığınızı ve bunun niçin önemli olduğunu da gösterir.

Başlığınızın ayrıca SEO (Arama Motoru Optimizasyonu) için de önemli olduğunu unutmayın. Yani başlığınızda anahtar kelimeler kullanmak, insanların sizi bulmalarını daha kolay hale getirecektir. Örneğin, hedef kitlenizin sizinle aynı sektörde olması durumunda, sektör adını veya belirli bir teknoloji adını başlıkta belirtmek yararlı olabilir.

Linkedin başlığınız sizin için bir fırsat. Kendinizi ve değer proposition’ınızı öne çıkaracak şekilde kullanın ve sizinle ilgili daha fazla bilgi edinmek için insanları teşvik edin. İyi bir başlık, harika bir başlangıç olabilir!

Özet Bölümü: Kendi Hikayenizi Anlatın

Önemli bir noktayı daha aştık! Şimdi ise biraz hikaye anlatma zamanı. Evet, doğru duydunuz. Linkedin profilinizin özeti, kendi hikayenizi anlatma fırsatınız. Hatta bir nevi, dijital bir otobiyografi bile diyebiliriz.

Şimdi biraz geri adım atalım ve kendimize şunu soralım: “Birisi bana hikayemi anlatmamı isterse ne söylerim?” İşte özet bölümü tam olarak bu. Kendinizi ve kariyer yolculuğunuzu anlattığınız, deneyimlerinizi ve yeteneklerinizi bir hikaye çerçevesinde sunabileceğiniz bir alan.

Öncelikle bu bölümde kim olduğunuzu, ne yaptığınızı ve neden yaptığınızı anlatın. Başlıkta yaptığımızın daha ayrıntılı bir versiyonu gibi düşünülebilir. Ancak bu sefer, biraz daha kişiselleştirebilir ve kendinizi ifade edebilirsiniz.

Ayrıca kendinizi ve becerilerinizi nasıl kullanabileceğinizi açıkça belirtin. İşverenlerin ve diğer profesyonellerin sizinle çalışmanın ne getireceğini anlamalarını sağlar. Örneğin, “Son 5 yıldır, markaların dijital dünyada kendilerini ifade etmelerine yardımcı oluyorum” gibi ifadeler kullanabilirsiniz.

Bir diğer önemli nokta da, özet bölümünüzü okunması ve anlaşılması kolay bir yapıya sahip olması. Bu, metni paragraflara ayırmak ve belirli noktaları vurgulamak için maddeli listeler kullanmak anlamına gelebilir. Unutmayın, Linkedin kullanıcılarının çoğu genellikle hızlı bir şekilde profillere göz atar, bu nedenle özeti kolayca taramalarına yardımcı olmak önemlidir.

Bir “call to action” eklemeyi unutmayın. Profilinizi ziyaret edenlere ne yapmaları gerektiğini söylemenin bir yoludur. Sizinle iletişime geçmeyi, iş teklifleri göndermeyi veya hatta belirli bir web sitesini ziyaret etmeyi içerebilir.

Özet bölümü sizi ve yeteneklerinizi göstermek için harika bir fırsat. Kendinizi ve değer önerinizi açıkça anlatın, hikayenizi öne çıkarın ve sizinle iletişime geçmeleri için okuyucuları teşvik edin. Unutmayın, hikayenizi kimse sizden daha iyi anlatamaz!

Linkedin danışmanlık hizmeti

LinkedIn Danışmanlık Hizmeti

Hakkında Bilgi Alın!

Deneyim ve Eğitim: Geçmişinizi Parlak Bir Şekilde Sunun

İşte geldik en kritik kısımlardan birine: Deneyim ve Eğitim. Bu bölüm, sizin kim olduğunuzu ve ne kadar değerli olduğunuzu gösteren kilit noktalardan biridir. Geçmişinizde neler yaptığınızı ve hangi becerilere sahip olduğunuzu burada belirtiyoruz.

Deneyim ve Eğitim Bölümünü Etkili Bir Şekilde Kullanma Yöntemleri

Deneyim bölümünde, önceki iş deneyimlerinizi, rolünüzü ve görevlerinizi ayrıntılı olarak anlatabilirsiniz. Yapmanız gereken, sadece iş unvanınızı ve çalışma sürenizi belirtmekten daha fazlasıdır. İşverenlerin, sizin ne tür görevler yaptığınızı, hangi projelerde yer aldığınızı ve hangi sonuçları elde ettiğinizi anlamaları önemlidir. Yani, bu bölümdeki her bir iş deneyiminiz, aslında sizin hikayenizin bir parçasıdır.

Eğitim bölümünde ise, özellikle yüksek öğrenim ve profesyonel eğitim programlarınızı belirtin. Sertifikalar, kurslar ve özel eğitimler de burada belirtilebilir. Unutmayın, bu bölüm sadece üniversite derecenizle sınırlı değil, aynı zamanda sürekli öğrenme ve kendinizi geliştirme konusundaki kararlılığınızı da gösteriyor.

Başarılarınızı Nasıl Vurgulayabilirsiniz?

Deneyimlerinizi ve eğitiminizi anlatırken, başarılarınızı vurgulamak önemlidir. Bu, özellikle belirli bir projede elde ettiğiniz sonuçları veya başardığınız önemli kilometre taşlarını ifade edebilir. Örneğin, bir pazarlama kampanyasının başarısını artırdıysanız, kampanyanın getirdiği sonuçları ve bu sonuçların şirketiniz üzerindeki etkisini belirtin.

Özellikle rakamların ve metriklerin etkili olduğunu unutmayın. “%20 artış” veya “5000 yeni kullanıcı” gibi somut ölçümler, başarılarınızın büyüklüğünü göstermek için etkilidir.

Linkedin profili bir CV’nin çok daha ötesinde bir şey. CV’nizdeki gibi sadece işlerinizi ve eğitiminizi listelemek yerine, burada hikayenizi anlatma fırsatınız var. Geçmiş deneyimlerinizin, bugünkü sizin kim olduğunuzu nasıl şekillendirdiğini gösterin. Kendi hikayenizi anlatırken, kim olduğunuzu, neler başardığınızı ve neler yapabileceğinizi gösterin.

Deneyim ve eğitim bölümleri, sizin hikayenizin ve değerinizin önemli bir parçasıdır. Bu bölümleri etkili bir şekilde kullanarak, profil ziyaretçilerine kim olduğunuzu ve ne kadar değerli olduğunuzu gösterin.

Beceriler ve Onaylar: Uzmanlığınızı Gösterin

Evet ve geldik bir diğer önemli konumuza: Beceriler ve Onaylar. Sizin uzmanlık alanlarınızı, yeteneklerinizi ve diğerlerinin sizin hakkınızdaki düşüncelerini gösteren bir alan burası. Bir bakıma, diğer kullanıcılar tarafından doğrulanan ve onaylanan becerilerinizin vitrini olabilir.

Linkedin’de Beceriler ve Onaylar Bölümünün Önemi

Beceriler ve onaylar bölümü, Linkedin profilinizin bir başka önemli parçasıdır. Bu bölüm becerilerinizi sergilemenin yanı sıra, diğer profesyonellerin size ne kadar değer verdiğini ve sizi ne kadar desteklediğini de gösterir. Diğer kullanıcılar becerilerinizi onaylayabilir ve bu da, hedef kitleniz için belirli bir beceriye sahip olduğunuzu doğrular.

Hangi Becerilerinizi Öne Çıkarmalısınız?

Peki, hangi becerilerinizi öne çıkarmalısınız? Bu tamamen sizin uzmanlık alanlarınıza ve hedeflerinize bağlıdır. Ancak genel olarak, en önemli ve en ilgili becerilerinizi belirtmeniz önerilir. Örneğin, bir pazarlama profesyoneliyseniz, ‘dijital pazarlama‘, ‘içerik oluşturma‘, ‘SEO‘ gibi becerilerinizi belirtmelisiniz.

Ayrıca soft skills (yumuşak beceriler) denilen kişisel becerilerinizi de belirtmeyi unutmayın. Bunlar arasında ‘liderlik’, ‘takım çalışması’, ‘zaman yönetimi’ gibi beceriler olabilir. Bu beceriler, çoğu işveren için önemlidir ve genellikle çok çeşitli rollerde değerlidir.

Becerilerinizi sık sık güncellemeyi unutmayın. Yeni bir beceri kazandığınızda veya belirli bir becerinizi geliştirdiğinizde, bunu profilinize ekleyin. Profilinizi güncel tutmanıza ve hedef kitlenize sürekli öğrenmeye ve gelişmeye açık olduğunuzu göstermenize yardımcı olur.

Beceriler ve onaylar bölümü, sizin hikayenizin ve değerinizin önemli bir parçasıdır. Bu bölümü etkili bir şekilde kullanarak, profil ziyaretçilerine becerilerinizi ve diğer profesyoneller tarafından onaylandığınızı gösterin.

Linkedin ağ oluşturma

Öneriler ve Ağ Oluşturma: Güvenilirlik Kazanın

Gelelim Linkedin profilinizi tam anlamıyla çekici kılan son noktaya: Öneriler ve Ağ Oluşturma. İyi bir Linkedin profili, kişinin sadece profesyonel becerilerini ve deneyimlerini değil, aynı zamanda sosyal bağlantılarını ve iş dünyasındaki itibarını da göstermelidir.

Linkedin’de Önerilerin ve İlişkilerin Önemi

Öneriler Linkedin profilinizin çok önemli bir parçasıdır. Aslında profilinizde yer alan öneriler, ziyaretçilere sizin hakkınızda doğrulanmış bilgiler sunar. Size daha fazla güvenilirlik ve itibar kazandırır. Aynı şekilde, geniş ve etkin bir Linkedin ağına sahip olmak da sizin profesyonel itibarınızı güçlendirir.

Öneriler genellikle iş arkadaşlarınız, yöneticileriniz veya doğrudan sizinle çalışan kişiler tarafından verilir. Bu kişiler iş etiğinizi, yeteneklerinizi ve deneyimlerinizi en iyi şekilde bilen kişilerdir ve bu yüzden onların önerileri, profilinizi ziyaret eden kişiler için değerli bilgiler sunar.

Buna ek olarak, geniş ve aktif bir Linkedin ağına sahip olmak, size daha fazla görünürlük ve erişim sağlar. İş fırsatlarını, kariyer gelişimini ve profesyonel bilgi paylaşımını destekler.

Aktif ve Güvenilir Bir Profil İçin İpuçları

Peki, nasıl daha fazla öneri alabilir ve ağınızı genişletebilirsiniz? İşte birkaç ipucu:

  1. Aktif Olun: Linkedin’de aktif olmak çok önemlidir. Bu, düzenli olarak güncellemeler paylaşmayı, diğer kullanıcıların paylaşımlarını beğenmeyi ve yorum yapmayı içerir. Bu, sizi daha görünür kılar ve daha fazla kullanıcıyla etkileşim kurmanızı sağlar.
  2. Öneri İsteğinde Bulunun: Öneri almanın en etkili yolu, direkt olarak öneri istemektir. Eski veya mevcut iş arkadaşlarınızdan, yöneticilerinizden veya iş ortaklarınızdan öneri isteyin. Ancak bunu yaparken, öneri isteğinizi kişiselleştirin ve neden onların önerisine ihtiyaç duyduğunuzu açıkça belirtin.
  3. Karşılıklı Öneriler: Karşılıklı öneriler, Linkedin’de yaygın bir uygulamadır. Birine öneri vermek, genellikle onlardan da öneri almanızı sağlar. Ancak, her zaman dürüst ve gerçekçi öneriler verdiğinizden emin olun.
  4. Gruplara Katılın ve Etkileşimde Bulunun: Linkedin’deki gruplar, belirli bir sektörde veya konuda bilgi paylaşımı ve ağ oluşturma için mükemmel bir platformdur. İlgilendiğiniz gruplara katılarak ve etkileşimde bulunarak, ağınızı genişletebilir ve profilinizi daha görünür hale getirebilirsiniz.

Öneriler ve ağ oluşturma, Linkedin profilinizi tamamlayan ve güvenilirliğinizi artıran önemli unsurlardır. Bu özellikleri etkili bir şekilde kullanarak, Linkedin’deki varlığınızı ve itibarınızı güçlendirebilirsiniz.

Sonuç: Aktif ve Güncel Kalmak

İşte geldik Linkedin profilinizin belki de en kritik parçasına: Aktif ve Güncel Kalmak. Hedef kitlenizle etkileşime girmenin ve çevrimiçi varlığınızı taze tutmanın önemli bir yolu olduğu için dikkatle üzerinde durulması gereken bir konu.

Profilinizi Sürekli Güncel Tutmanın Önemi

İlk olarak, profilinizi sürekli güncel tutmak, sizin profesyonel hayattaki mevcut konumunuzu ve ilerlemelerinizi doğru bir şekilde yansıtmanın en etkili yoludur. Eğer yeni bir beceri edindiysek, bu bilgiyi Linkedin profilimizde göstermeliyiz. Yeni bir işe başladıysak, bu bilgiyi de Linkedin profilimizde paylaşmalıyız. Bu tür güncellemeler, iş dünyasındaki mevcut konumunuzu ve becerilerinizi doğru bir şekilde yansıtmanın yanı sıra, iş fırsatları ve bağlantılar oluşturmanın da önemli bir yolu olabilir.

Linkedin’de Aktif Olmanın Faydaları

Bununla birlikte, Linkedin’de aktif olmanın da birçok faydası vardır. Etkileşimde bulunmak, yani başkalarının paylaşımlarını beğenmek, yorum yapmak ve paylaşmak, sizin profesyonel ağınızla etkileşim kurmanın ve görünürlüğünüzü artırmanın en etkili yollarından biridir.

Özellikle de sektörünüzle ilgili son trendler hakkında bilgi paylaşmak, düşüncelerinizi ve fikirlerinizi paylaşmak ve diğer profesyonellerle etkileşime girmek, sizin alanınızdaki uzmanlığınızı göstermenin ve profesyonel kimliğinizi güçlendirmenin etkili bir yoludur.

Dahası düzenli olarak etkileşime girmek ve profilinizi güncel tutmak, sizi işverenler ve iş ortakları için daha çekici kılar. Aktif ve güncel bir profil, sizin alanınızdaki güncel trendlerden haberdar olduğunuzu ve aktif bir şekilde profesyonel gelişiminize yatırım yaptığınızı gösterir.

Aktif ve güncel bir Linkedin profili, sizin profesyonel itibarınızı güçlendirebilir, iş fırsatları oluşturabilir ve profesyonel ağınızı genişletebilir. Bu nedenle profilinizi düzenli olarak güncellemeyi ve Linkedin’de aktif olmayı ihmal etmeyin!

Linkedin’de Etkili Profil Oluşturmanın Sırları Neden Önemli

Şimdi tüm bu bilgileri elde ettiğinize göre, profilinizi bugünden itibaren güncellemeye ve Linkedin’deki varlığınızı güçlendirmeye başlayabilirsiniz. Unutmayın, etkili bir Linkedin profili yalnızca bir günde oluşturulmaz. Bu süreç sizin profesyonel gelişiminizi ve kariyer hedeflerinizi yansıtacak şekilde düşünülmüş, özenle hazırlanmış bir strateji gerektirir.

Tabii ki, bu süreci daha etkili ve hızlı hale getirmek için profesyonel bir danışmanlık hizmetine ihtiyaç duyabilirsiniz. İşte burada Creaviser devreye giriyor. Creaviser olarak sizin veya şirketinizin Linkedin profilini en etkili şekilde nasıl oluşturacağınıza dair profesyonel danışmanlık hizmetleri sunuyoruz.

Her bireyin ve şirketin kendine özgü bir hikayesi ve kendine özgü hedefleri vardır. Bizim görevimiz, bu hikayeyi ve hedefleri, Linkedin’deki profiliniz aracılığıyla etkili bir şekilde ifade etmenize yardımcı olmaktır. Böylece iş dünyasıyla daha etkili bir şekilde bağlantı kurabilir ve profesyonel hedeflerinize ulaşabilirsiniz.

Eğer siz de Linkedin profilinizi güçlendirmek ve profesyonel dünyada daha etkili bir izlenim bırakmak istiyorsanız, Creaviser’ın profesyonel Linkedin danışmanlık hizmetlerine başvurabilirsiniz. Sizleri de aramızda görmekten büyük mutluluk duyarız!

Unutmayın! Başarılı bir Linkedin profili, profesyonel hayatta başarılı olmanın ilk adımıdır.

Bu yüzden bugünden itibaren profilinizi güncellemeye ve geliştirmeye başlayın. İyi şanslar!

Linkedin Üzerinde Marka Bilinirliği Artırmanın Yöntemleri

Linkedin’de Marka Bilinirliği Artırmanın Yöntemleri

Okumak İçin Tıklayın!

Sık Sorulan Sorular

Profil resmim ne tür bir fotoğraf olmalı?

Profil resminiz, profesyonel ve güncel bir fotoğraf olmalı. İlk izlenimin çok önemli olduğu LinkedIn platformunda, net, aydınlık ve profesyonel bir portre fotoğrafı kullanmanızı öneririz. Unutmayın, fotoğrafınız size ait olmalı ve yüzünüzün açıkça görünmesi gerekmektedir.

Linkedin'deki başlık bölümünde ne yazmalıyım?

Başlık bölümünde, mevcut rolünüzü ve uzmanlık alanlarınızı belirtmelisiniz. Aynı zamanda kısa, net ve çekici olmasına özen gösterin. Örneğin, “Dijital Pazarlama Uzmanı” veya “Veri Biliminde Lider” gibi.

Özet bölümünde kendimi nasıl en iyi şekilde tanıtabilirim?

Özet bölümünde, kısa bir biyografi şeklinde kendinizi ve profesyonel hedeflerinizi ifade edin. Bu bölüm, yeteneklerinizi, tecrübelerinizi ve kariyer hedeflerinizi tanımlayan bir hikaye anlatma fırsatıdır.

Deneyimlerimi ve eğitim geçmişimi nasıl öne çıkarabilirim?

Deneyim ve eğitim bölümlerinde, daha önceki iş deneyimlerinizi ve eğitim geçmişinizi detaylı bir şekilde listelemelisiniz. Her bir deneyim ve eğitim başlığı altında, o deneyimden ne öğrendiğinizi ve neler başardığınızı belirten birkaç cümle ekleyin.

Hangi becerilerimi Linkedin profilimde sergilemeliyim?

Beceriler bölümünde, işinizle ve kariyer hedeflerinizle alakalı olan önemli becerilerinizi listelemelisiniz. Bu beceriler, yazılı ve sözlü iletişim, proje yönetimi, yazılım becerileri gibi olabilir.

Linkedin'deki onaylar bölümü ne işe yarar ve nasıl daha fazla onay alabilirim?

Onaylar bölümü, belirttiğiniz becerilerin gerçekten sizde olduğunu teyit eder. Daha fazla onay almak için, öncelikle becerilerinizi profilde belirtin. Ardından, Linkedin ağınızdaki kişilere becerilerinizi onaylamaları için istekte bulunabilirsiniz.

Profilimde öneriler bölümüne nasıl öneri ekleyebilirim ya da başkalarından nasıl öneri isteyebilirim?

Öneriler bölümü, sizinle çalışmış kişilerin sizin hakkınızdaki düşüncelerini paylaşma alanıdır. Sizden bir öneri talep etmesi için birine doğrudan istekte bulunabilir veya karşılıklı bir öneri teklif edebilirsiniz.

Linkedin'de nasıl etkili bir ağ oluşturabilirim?

Etkili bir ağ oluşturmak için, alanınızdaki profesyonellere, sınıf arkadaşlarına, meslektaşlara ve diğer önemli kişilere bağlantı talebi gönderin. Ayrıca gruplara katılmak ve etkinliklere katılmak da ağınızı genişletmenin harika bir yoludur.

Profilimi nasıl sürekli güncel ve aktif tutabilirim?

Profilinizi güncel tutmak, Linkedin’deki görünürlüğünüzü artırır. İş deneyiminiz, becerileriniz veya hedeflerinizde herhangi bir değişiklik olursa, bunları profilinize ekleyin. Ayrıca, düzenli olarak güncellemeler paylaşmak ve diğer kullanıcıların gönderilerine yorum yapmak da profilinizi aktif tutar.

Linkedin profilimde bulunmasını istemeyeceğim bilgiler nelerdir?

Linkedin profesyonel bir platform olduğu için, özel yaşamınıza dair ayrıntılı bilgileri veya profesyonel deneyimlerinizle ilgisi olmayan bilgileri eklemekten kaçının. Örneğin, kişisel telefon numaranızı ya da ev adresinizi paylaşmayın. Ayrıca, iş arayışında olduğunuzu belirtmek için dikkatli bir dil kullanın, mevcut işvereninizin bu durumu öğrenmek istemeyebilir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir